Kelebek Magazin

Yayıncılıkta kriz: Satış garantisi olmayan kitaplar değerlendirmeye bile alınmıyor

Yayıncılık sektöründe kitap üretiminin azaldığı, baskısı biten kitapların basılamadığı, satış garantisi olmayan kitapların artık değerlendirmeye …

Yayıncılık sektöründe kitap üretiminin azaldığı, baskısı biten kitapların basılamadığı, satış garantisi olmayan kitapların artık değerlendirmeye alınmadığı ve döviz kurunun geldiği seviyeden dolayı da telif alınan yabancı eserlerin okura sunulamadığı bir döneme girildi.

Yayıncılık sektöründe büyük bir kriz yaşanıyor.

Kitap üretiminin azaldığı, baskısı biten kitapların basılamadığı, satış garantisi olmayan kitapların artık değerlendirmeye alınmadığı ve döviz kurunun geldiği seviyeden dolayı da telif alınan yabancı eserlerin okura sunulamadığı bir döneme girildi.

Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk’ün sozcu.com.tr’ye verdiği bilgiye göre, son bir yılda kitap kâğıdının fiyatı 650-700 Euro’dan 1000 Euro’ya çıktı. Kapak kâğıdı ise 1150 dolardan 1650 dolara yükseldi.

Kağıt fabrikalarının kapanmasıyla dışa bağımlı hale gelen sektördeki maliyet artışlarının etkileri, Yayımcı Meslek Birlikleri Federasyonu’nun (YAYFED) 2022 Ocak bandrol verilerine yansımış durumda: 2020 Ocak’ta 32.7 milyon adet olan kitap üretimi 2021 Ocak’ta 26.5 milyon adede, 2022 Ocak’ta 21.2 milyon adede geriledi.

YAYFED’den yapılan açıklamada, “Görüntü, üretimde bir daralmaya işaret etmektedir. Mevcut koşullar altında önümüzdeki aylarda bu düşüşün telafi edilebilmesi zor gözüküyor” denildi.

Satışlarda ciddi gerileme olduğunu anlatan yayıncılar ise, alım gücünün sürekli düşmesinden dolayı vatandaşın ilk kıstığı harcamalardan birinin kitaplar olduğunu söylüyor.

‘YA SÖZLEŞMESİ BİTMESİN DİYE BASIYOR YA DA…’

Sozcu.com.tr’ye konuşan Kırmızı Kedi Yayınevi Sahibi Haluk Hepkon, “Yayıncılık sektörü sadece satış garantisi olan kitapların basımıyla ilerlemez, kültür hayatına katkı sağlayacağını düşündüğü kitapları da basar ama şu an maliyetlerin geldiği seviyeden dolayı bu çok mümkün değil” dedi.

“Birçok yayınevi bastıkları kitap sayısını neredeyse yarı yarıya düşürdü” diyen Hepkon, “Bir kısmı sözleşmesi bitmesin diye basıyor ya da satış garantisi gördüğü kitapları basıyor” diye konuştu.

Hepkon, “Her şey dövize bağlı. Sadece kağıt değil akaryakıta gelen zamlardan dolayı kargo ücretleri de iki, hatta üç katına çıktı. Yazarlara bile protokol gönderirken sıkıntı yaşıyoruz. Yurt içine kitap sevkiyatı sıkıntı olmaya başlıyor” ifadelerine yer verdi.

YABANCI ESERLER OKURA SUNULAMIYOR

Hepkon ayrıca, bu süreçte döviz kurunun geldiği seviyeden dolayı telifi alınan yabancı eserlerin Türk okuruna sunulmasında ciddi sorunlar yaşadıklarını anlattı.

“Yayıncı çok beğense de mecbur kalmadıkça yabancı eserlerden kaçınmaya çalışıyor” diyen Hepkon, şöyle devam etti:

“Kültür hayatı yurt içi ve yurt dışı olmak üzere iki ayaklı giderken bu ayaklardan bir tanesi kalktı. Döviz kurunun nasıl seyredeceği öngörülemediği için de yayıncılar bu tür projelere girmek istemiyor. Hele adı sanı duyulmamış isimlerde bu riski hiç almak istemiyor. Türkçe tarafta da, yeni yazarların, düşüncelerin kamuoyunun önüne çıkması çok mümkün olmuyor.”

‘SAVAŞ VE BARIŞ 230 SAYFAYA DÜŞERSE ŞAŞIRMAYIN’

Bilinen, büyük bir yayınevi yetkilisinin aktardığına göre sektördeki yaşanan bu olumsuzluklar, daha az baskıların yapılacağı bir döneme girileceğinin işareti.

Yetkili, ilerleyen dönemde Savaş ve Barış’ın bile 230 sayfalık halini görünce şaşırmayacaklarını aktardı.

KÜÇÜK KİTABEVLERİ KAPANMAYA BAŞLADI

Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk, 320 sayfalık bir kitabın 2 bin adet basılmasının telif ve işletme giderleri olmaksızın 22-24 bin TL arasında değiştiği bilgisini verdi ve “Bu maliyetlerle kitap basılamaz hale gelindi. Baskısı biten kitabı aynı maliyetlerle yerine koyamıyorsunuz” diye konuştu.

Kitap üretiminin azaldığı, satışların da düştüğü bir ortamda küçük ve orta ölçekli yayıncıların ve kitabevlerinin faaliyetlerini sürdürmek için desteğe ihtiyaç duyduklarına vurgu yapan Kocatürk, “Tedbir alınmazsa bahsettiğim küçük ve orta ölçekliler faaliyetlerini daha fazla sürdüremez. Kültürün taşıyıcısı olan küçük kitabevleri yavaş yavaş kapanmaya başladı. Bağımsız ve küçük kitapçılar kapanmaya başladı” dedi.

‘FİYAT BELİRLERKEN ELİMİZ TİTRİYOR’

Sürekli artan maliyetlerin getirdiği yük nedeniyle kitap fiyatlarının da artmak durumunda kaldığını anlatan Kocatürk, “320 sayfalık bir kitabın ortalama satış fiyatı geçen yıl kabaca 35 lira iken bugün 85-95 TL’ye kadar çıktı” dedi.

Fiyat belirlerken çok zorlandıklarını kaydeden Kocatürk, “Elimiz titreye titreye kitap fiyatı belirliyoruz” diye konuştu..

Haluk Hepkon ise, “Okur kitlesinin gelir düzeyi düştüğü ve genel yoksullaşmadan nasibini aldığı için ilk kısılan harcama kitap oluyor. Ekonomideki istikrarsızlık burayı da etkiliyor” diyerek bu durumun satışları da düşürdüğüne işaret etti.

‘KAĞITTAKİ KDV KALDIRILMALI’

Kısa ve orta vadede yapılması gerekenlerin belli olduğunu söyleyen Kenan Kocatürk, taleplerini şöyle sıraladı:

“Kısa vadede kağıdın sübvanse edilmesi gerekiyor. Kağıttaki KDV’nin kaldırılmasını talep ediyoruz. Orta vadede ise kapatılan kağıt fabrikalarının tekrar hayata geçirilmesi gerekiyor. Bunun için devletin özel sektörün teşvik edilmesi gerek.”

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ