Kelebek Magazin

Neşet Ertaş’ın kız kardeşi: Yalan söylemesinler

Halk ozanı Neşet Ertaş’ın Kırşehir’de yaşayan kız kardeşi Nadiye Ertuğrul, ağabeyinin vasiyeti ve film çekilmesine ilişkin izninin olduğuna dair …

Halk ozanı Neşet Ertaş’ın Kırşehir’de yaşayan kız kardeşi Nadiye Ertuğrul, ağabeyinin vasiyeti ve film çekilmesine ilişkin izninin olduğuna dair haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Nadiye Ertuğrul “Ağabeyim Neşet Ertaş’ın film yapılmasıyla ilgili bir vasiyeti yok. Ağabeyimin videolarını izlesinler hiçbir şekilde filmden bahsetmez. Videoları da ortada, sadece kitabı ve verdiği türküleri anlatıyor. Doğruyu söylesinler, yalan söylemesinler. Ağabeyimi bize layık görmüyorlar. Oğlunun para peşinde olduğunu söylüyorlar. Bu doğru değil şayet öyle olsaydı babası vefat edince film yapılmasına onay verirdi” dedi.

“SON SÖZLERİMİ KİTABA YAZDIM”

İzmir’de hayat mücadelesini yaşadığı rahatsızlık nedeniyle kaybeden Neşet Ertaş’ın sağlığında son sözlerini çıkacak kitaba yazdırdığını aktaran Ertuğrul, “Ağabeyim kitabı görmeyi çok istiyordu. ‘Son sözlerimi kitaba yazdım’ diyordu. 15 sene boyunca bir kitap çıkmaz mı? ‘Benim kitabımı çıkartmadı’ diyordu. Ve çıkartmadı. Ağabeyimin dediği gibi ‘Ben öldükten sonra çıkartacak’ dedi ve öyle oldu. Ağabeyim adına yayınlanmış kitaplar da var. Ama ailenin onayı olmadığı için o yazarlar da film çekmek için gidenlere onay vermedi” diye konuştu.

“DAVAMIZ YEREL MAHKEMEDE DEVAM EDİYOR”

Öte yandan, aile adına yaşanan süreçle ilgili yapılan yazılı basın açıklaması ise şöyle:

“Hiçbir şekilde iznimiz olmadan ve onayımız alınmadan çekilmekte olan merhum Neşet Ertaş’ın, vasiyeti de çiğnenerek, hayatının konu edileceği duyurulan sinema filminde, Neşet Ertaş’ın eserlerinin ve icralarının kullanılmasının önlenmesi için açtığımız davamızın reddedildiğine dair basında çıkan haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Davamız halen yerel mahkeme aşamasında devam etmektedir. Basına yansıyan İstinaf Mahkemesi kararı, sadece Sayın Yerel Mahkeme tarafından daha önce verilmiş olan bir tedbir kararının kaldırılmasına ilişkindir. Geçici nitelikteki tedbirin bu aşamada kaldırılmasına ilişkin verilen istinaf kararı nihai bir karar değildir. Buna rağmen, kararın bazı basın organlarına davanın esastan reddedildiği şeklinde yansıtılması davalıların başından bu yana devam eden yanıltıcı ve kötü niyetli tutumlarını meşrulaştırma çabalarından ibarettir. Ayrıca ‘Neşet Ertaş’ın gerçek vasiyeti ortaya çıktı!’ içeriğiyle yayınlanan haberlere konu olan video incelendiğinde, hiçbir şekilde film konusu geçmeyip, 15 seneden beri yazılmakta olan, kendisinin yayınlandığını görmeyi çok istediği ama vefatından sonra yayınlanan kitap hakkında konuştuğu ve buna hangi şartlarla müsaade ettiğini anlattığı görülecektir. Neşet Ertaş’ın ailesi ve mirasçıları olarak açtığımız haklı davamızın kabul edileceğine inanıyoruz. Yaradanımıza sığınıp, yüce Türk adaletine ve halkımıza güveniyoruz. Neşet Ertaş’ın mirasçıları: Nigâr Leyla Ertaş, Döne Ertaş, Hüseyin Ertaş, Canan İlhan.”

NE OLMUŞTU?

Dijital Sanatlar Yapımevi, büyük usta Neşet Ertaş’ın hayatını konu alan, yazar Prof. Dr. Erol Parlak’ın aynı isimli kitabından uyarlanan ‘Garip Bülbül Neşet Ertaş’ filmi için çalışmalara başlamış, filmin fragmanı da geçen aylarda izleyiciyle buluşmuştu.

Neşet Ertaş’ın ailesi, Prof. Dr. Erol Parlak’ın kitabının babalarının isteği dışında yazıldığını iddia etmiş, filmin çekimlerinin durdurulması yönünde mahkemeye başvurmuştu. Açılan dava ile çekimlere sete çıkılamadan ara verilmişti.

Geçen hafta İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nde görülen dava Dijital Sanatlar lehine sonuçlandı. Kararda, sansür sonucu doğuracak şekilde yasaklama yapılamaz bilgisi yer aldı.

Bir televizyon kanalının arşivinden gün yüzüne çıkan söyleşiye dayanarak verilen kararla yönetmenliğini Ömer Faruk Sorak’ın üstlendiği film sinemaseverlerle buluşmak için gün sayıyor.

“GELECEK NESLE BIRAKMAK İSTİYORUM”

Mahkemede delil olarak sunulan Nefise Karatay’ın ‘Afiş’ programında Neşet Ertaş, bu kitapla gelecek nesle birikimini aktarmak istediğini söylemişti.

Ertaş, kitapla ilgili soruya şu yanıtı vermişti: “Sayın Erol Parlak, 15 sene evvel bana geldi ve ‘Kitap çıkartalım’ dedi. Ben de ona, ‘Benim çalıp söylediğim gibi türkülerimin notalarını yazarsan, evet derim’ dedim, o da kabul etti. Türkülerimin tamamını, şiirlerimin tamamını bu kitapta birleştirip gelecek nesle bırakmak istiyoruz.”

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ