Kelebek Magazin

Küçük şehrin koca vitrini…

Ümit Genç İletişim Bilgileri İstatistiklerin hiç bir anlam ifade etmediği maçlar vardır. Kaç pozisyona girdiğinin, kaç orta …

Ümit Genç

İletişim Bilgileri

İstatistiklerin hiç bir anlam ifade etmediği maçlar vardır. Kaç pozisyona girdiğinin, kaç orta yaptığının, kaç ikili mücadele kazandığının tek bir golün karşısında hiçbir anlamının olmayacağı maçlar… Trabzonspor Kopenhag maçı tam da öyle bir maç oldu. Djaniny’nin maçın başında karşı karşıya kaçırdığı o pozisyon gol olsa muhtemel Abdullah Avcı dahil kimse bunların üzerinde durmayacaktı.

Ama geriye kalan 85-90 dakikanın içinde tek bir pozisyona takılı kalmak da çok akıl karı bir iş değil.

SABIRLI OYNAMAKLA YAVAŞ OYNAMAK KARIŞTI

Trabzonspor tek farklı skor sebebiyle sabırlı olmak zorundaydı evet. Ancak sabırlı oynamakla yavaş kalmak arasında bir kafa karışıklığı yaşadı. Oyunu hızlandırmadığı her dakika aleyhine işledi. Zaten mahkum oynayan Kopenhag karşısında organizasyon işine bu kadar sadık kalmak gerekli miydi emin değilim.

Ancak şundan eminim; bu tempo standart bir Kuzey Avrupa takımının fizik kapasitesi karşısında çaresiz kaldı.

Bazen aşırı kontrolcülük başarabileceklerinizi köreltebiliyor. Trabzonspor en azından ikinci yarı oyunun temposuna hız kazandırıp daha saldırgan bir organizasyona geçebilirdi. Saldırgan organizasyondan kastım dakikalarca alan daraltmaca oynayan Kopenhag karşısında yan paslarla çizgilere inmek yerine ortadan dikine paslarla kilit açma işidir. Cornelius bir duvar gibi hiç kullanılmadı mesela, yüzünü kaleye dönerek hiçbir girişimde bulunmadı Trabzonspor. Oysa Danimarka’da Bakasetas’ın attığı golde nereyi deldiğini bir hatırlayın…

11 YILDA BİR GELİYOR

Deplasmandaki o tek gol olmasaydı Trabzonspor bu kadar kontrolcü oynar mıydı onu da düşünüyorum. 2-0’la gelinseydi ‘kaybedecek bir şey yok’ diyerek daha saldırgan bir oyun ortaya koyabilirdi belki de…

Evet Hamsik yok, evet Visca yok, evet Bakasetas yok ve hatta Nwakaeme’de yok ancak bu kadronun Şampiyonlar Ligi biletini Kopenhag’a kaptırmasının bir hayal kırıklığı olmadığını kimse söylemesin. Ya da Şampiyonlar Ligi klasmanına hazırlıksız kalındığı gerçeğiyle yüzleşilmediğini…

Çünkü ligdeki tüm maçlardan ekonomik ve prestij açısından daha değerli olan bir karşılaşma 11 yılda bir geliyor Trabzon şehrinin ayağına. Hem kulüp, hem hoca, hem de yönetim olarak çok doğru işlerin yapıldığı Trabzonspor’a Şampiyonlar Ligi sahnesi çok yakışacaktı ancak her şeyin sonu değil.

Trabzonspor denemekten ve başarısız olmaktan asla vazgeçmemeli… Şimdi Avrupa Ligi küçük bir şehrin koca vitrini olarak görülmeli.


Ümit Genç
ETİKETLER:
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ