Kelebek Magazin

İlk yerli tank Altay’ın TSK’ya teslim tarihi belli oldu (Türkiye’nin yeni nesil yerli silahları)

Türkiye’nin ilk yerli ve milli üretim tankı Altay’ın Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine gireceği tarih belli oldu.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türkiye’nin ilk yerli ve milli üretim tankı Altay’ın TSK envanterine gireceği tarihi açıkladı.

Kayseri’de konuşan Akar, Altay’ın gelecek hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri’ne teslim edileceğini açıkladı. 

Altay tankının Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yapılacak testlerinin 2024’te tamamlanması öngörülüyor. 2025 yılında Kore güç grubuyla Yeni Altay tankının seri üretimine başlanacak ve tank Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edilecek.

SERİ ÜRETİM YENİ ALTAY 2025’TE GÖREVDE

2026 yılının ikinci yarısından itibaren yerli motorla Altay tankının seri üretiminin devam etmesi planlanıyor.

Yerli ve milli olarak geliştirilen silahlı insansız deniz aracı MARLIN ilk defa güdümlü bir füze atışı gerçekleştirdi.

Konuyla ilgili Twitter hesabından bir paylaşım yapan Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, şu ifadeleri kullandı:

“İnsansız deniz araçlarımıza yeni kabiliyetler kazandırmayı sürdürüyoruz. MARLİN’den katı yakıtlı KUZGUN Seyir Füzesinin atışıyla bir SİDA’dan ilk defa güdümlü mühimmat atışı gerçekleşti. Bu alanda da en ileri seviyeye gitmeye kararlıyız!”

Demir paylaşımında füze atışına dair bir videoya da yer verdi. İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

TUSAŞ’ın geliştirdiği beşinci nesil jet uçak projesi Milli Muharip Uçak, piste çıktı.

Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Twitter hesabında yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

“Şehitlerimizin aziz hatırasına! Milli Muharip Uçak’ımızı 18 Mart’ta hangardan çıkaracağız demiştik. Uçağımız bugün pistin başında! Cumhurbaşkanımız Sn. @RTErdogan’ın liderliğinde inşallah gök vatanımızda süzülmesine de şahit olacağız.”

5’inci nesil çok rollü savaş uçağı olan MMU, hem hava-hava, hem de hava-yer muharebelerinin gereksinimleri için üstün kabiliyetler sağlamak için tasarlandı.

Türk Havacılık Uzay Sanayii’nin, yüksek hayatta kalma kabiliyetine haiz, güçlü ve atik platformu MMU, sahip olduğu akıllı ve güçlü savaş kabiliyetleri ile tam bir savaşçı olarak tanımlanıyor.

Türkiye’nin ilk havadan karaya süpersonik füzesi olan TRG-230-İHA’nın test atışı gerçekleştirildi. Akıncı TİHA’dan fırlatılan füze 100 kilometre uzaktaki hedefi tam isabetle vurdu.

Atış testine ilişkin görüntüler Roketsan’ın sosyal medya hesaplarından paylaşıldı. TRG-230-İHA füzesi Çorlu Havalimanı’nda bulunan Akıncı TİHA’ya monte edildi. Buradan havalanan Akıncı TİHA, yaklaşık 700 kilometre mesafe katederek Sinop’taki atış sahasına ulaştı.

Ardından üzerindeki süpersonik füze ateşlendi. Füze 100 kilometre ötedeki hedefi tam isabetle vurdu. Türkiye’nin ilk havadan karaya süpersonik füzesi olma özelliği taşıyan TRG-230-İHA,, 20 ile 150 kilometre uzaktaki hedeflerin nokta hassasiyetle vurulmasını sağlayacak.

Baykar tarafından gerçekleştirilen milli insansız savaş uçağı Kızılelma ilk uçuşunu gerçekleştirdi.

VİDEO İZLE

Kızelma’nın havalandığı anları sosyal medyadan paylaşan Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, “Daha fazla yerde tutamadık uçtu! Rabbimize şükürler olsun” ifadelerini kullandı.

Aralık ayı başında taksi ve koşu testini başarıyla tamamlayan Kızılelma’nın ilk uçuşunun 2023 yılında gerçekleştirilmesi bekleniyordu.

Kızılelma’nın Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilme çalışmaları devam ederken İHA/SİHA’lardan esinlenerek hizmet verecek.

Kızılelma, kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip olacak.

Öte yandan gövde içinde taşıyacağı mühimmatları ile belirlenen hedeflere taarruz gerçekleştirebilecek.

Genel Maksat Helikopter Programı kapsamında üretilen ilk T70 Helikopteri, Jandarma Genel Komutanlığının kullanımına sunuldu.

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ana, ASELSAN, TEI, Alp Havacılık ve Sikorsky alt yükleniciliğinde üretilen T70 Genel Maksat Helikopteri’nin teslimatları başladı.

Program kapsamında, Sikorsky firmasının S70i Helikopteri’nden yola çıkılarak geliştirilen T70 Genel Maksat Helikopteri, Türkiye’de lisans altında üretim modeliyle, farklı kullanıcılara teslim edilecek.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Özel Kuvvetler Komutanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğünün helikopterin kullanıcıları olması planlanıyor.HABERE GİT

Milli Savunma Bakanlığı’nın Twitter’daki hesabından yapılan açıklamaya göre, Roketsan tarafından üretilen ve deniz platformları dikey atım lançer sistemi ihtiyacında dışa bağımlılığa son verecek MİDLAS’ın ilk atışlı testi başarıyla gerçekleştirildi. Dünyada sayılı ülkenin üretebildiği güverte altı dikey atım lançer sistemi MİDLAS, 2023’te ilk kez İstanbul fırkateynine entegre edilerek Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın envanterine girecek. Böylece Türkiye, kendi tasarlayıp ürettiği gemisinden, kendi lançeri ve kendi hava savunma füzesini kullanabilen dünyadaki sayılı ülkelerden biri olacak. Açıklamada, “Ülkemizin deniz platformları dikey atım lançer sistemi ihtiyacında dışa bağımlılığına son verecek olan MİDLAS’ın hayata geçirilmesinde emeği geçenleri kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz. MİDLAS şimdiden Deniz Kuvvetlerimize hayırlı olsun” denildi.

Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir de “Savaş gemilerimizden ateşlenecek hava savunma sistemlerimizin temel taşlarını döşüyoruz. MİDLAS’ın ilk testinde HİSAR füzesi başarıyla ateşlendi. 2023’te İstanbul fırkateynine entegre edilerek Deniz Kuvvetleri Komutanlığı envanterine girecek” paylaşımını yaptı.

HAVELSAN, “dijital birlik” konsepti için bir süredir insansız kara, hava ve deniz araçları geliştirmek için çalışmalar yürütüyor.

Şirket, bu çalışmaların ilk örneği olarak, orta sınıf insansız kara aracı Barkan’ı geliştirdi. Güvenlik güçlerinin talepleri doğrultusunda yeni yetenekler kazanan Barkan’ın yakın zamanda envantere girmesi bekleniyor.

HAVELSAN, bu çalışmanın devamı olarak bir süredir ağır sınıf insansız kara aracına yönelik çalışmalar yapıyor. Bu çalışmalar sonunda da ortaya Kapgan çıktı.

DAHA GÜÇLÜ PLATFORM, DAHA ETKİLİ SİLAH

İsmini “fatih” anlamına gelen Göktürk Kağanı “Kapgan Kağan”dan alan ağır sınıf insansız kara aracı, 30×113 milimetrelik silah sistemi ile dikkati çekiyor. Kara ve hava hedeflerine karşı zırh delici özelliği olan bu silah sistemi, 2000 metre etkin menzile caydırıcılık sağlayacak. Farklı tip ve kalibrelerdeki silah sistemleri de Kapgan’a entegre edilebilecek.

Kapgan, yüksek manevra kabiliyeti sağlayan tekerlekli yapısı ile her türlü hava ve arazi koşullarında, değişik görüş şartlarında üstün harekat kabiliyetine sahip olacak. Taktik sahada kullanılacak diğer faydalı yükler dışında gerekli görüldüğü durumlarda platform üzerinde yük taşınacak arayüzler bulunabilecek.

Kapgan, HAVELSAN Otonomi Paketi sayesinde otonom devriye, GPS bağımsız görev, dinamik güzergah planlama, link kaybında eve dönüş ve sürülebilir yol analizi yapabilme kabiliyeti ile elektronik harbe karşı yüksek seviye dayanım sağlayacak.

DRONELARLA İŞ BİRLİĞİ YAPACAK

Kapgan, 5 kilometre taktik veri linki, GSM ve uydu haberleşme altyapısı, 4 metre yükseltilebilir çevre gözetleme mastı ve yüksek teknoloji sensör sistemleri sayesinde çevreyi algılayarak gündüz/gece görüş ve faaliyet imkanı sunacak.

Araca entegre kablolu veya kablosuz drone sayesinde menzil yetersiz durumlarda da röle olarak kullanılabilecek, drone entegre modem üzerinden kesintisiz haberleşme sağlanabilecek, görüş dışında kalan bölgelerde kolaylıkla drone üzerinden gözetlenebilecek. Bu sayede aracın keşif, gözetleme ve operasyon kabiliyeti de artırılmış olacak.

Karma/sürü dijital birlik görev icrasına uygun olarak geliştirilen Kapgan, asimetrik tehditlere karşı etkin çözüm, otomatik hedef takibi, yüksek hareket kabiliyeti sayesinde meskun mahal operasyonları, keşif, gözetleme, devriye ve taktik intikallerinde ihtiyaç duyulan desteği, temel görevleri ve en önemlisi dijital muharebe alanlarının gereksinimlerini karşılayacak.

Robotik kol entegrasyonu ile ergonomik ve modüler yer komuta kontrol istasyonları da Kapgan’ın kolluk kuvvetlerinin yüksek vuruş yeteneğini artırmasını sağlayacak.

Kapgan, yerli ve özgün yazılımları, modüler mimarisi sayesinde farklı ihtiyaçlara yönelik farklı boyutlarda ve farklı tiplerde çeşitli görevleri yerine getirebilecek operasyonel konfigürasyon imkanına da sahip olacak.

Ağır sınıf insansız kara aracı, 1400 kilogram ağırlığa, 600 kilogram faydalı yük kapasitesine sahip bulunuyor. Kapgan, saatte 25 kilometre hıza ulaşıyor, 6 saat operasyon gerçekleştirebiliyor. Kapgan, 5 kilometrenin üzerinde görüş hattı haberleşmesi, GSM haberleşmesi gibi yöntemlerle kumanda edilebiliyor.

Elektrikli motorlu araç, 0,5 metre engel aşma, 1,2 metre hendek geçişi gibi yeteneklerle operasyon gerçekleştiriyor.

Yerli füze ‘Tayfun’ başarıyla test edildi.

Savunma Sanayii Başkanlığı’nın ‘Tayfun Füze Sistemi Geliştirme Projesi’ kapsamında Roket Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin (ROKETSAN) tarafından füze test atışı yapıldı.

Rize-Artvin Havalimanı’nda Milli Savunma Bakanlığı’na ait apronda, saat 06.50’de karadan denize yapılan uzun menzilli atışta yerli füze ‘Tayfun’, Sinop açıklarına fırlatıldı.

Füze hedefi başarı ile vurdu.

TÜRKİYE’NİN YENİ NESİL YERLİ SİLAHLARI

Gelişen teknoloji hayatımızın her alanına nüfus etmek ile birlikte silah endüstrisini de baştan başa yeniliyor. İşte Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından kullanılan yerli teknoloji ürünü olan silahlar…

Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, Havelsan ve özel bir tersane tarafından geliştirilen SANCAR su üstü insansız deniz aracının ilk testlerini tamamladığını açıkladı.

Demir “Gururla söyleyebiliriz ki sınıfının en iyi araçları yakın zamanda Türkiye ve dost-müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayabilir noktaya gelecek” ifadesini kullandı.

Otonom kabiliyetinin yanısıra uzaktan da kontrol edilebilen SANCAR 740 kilometre seyir menziline sahip olacak. Sancar SİDA, liman/üs koruma, arama/kurtarma, istihbarat, keşif, gözetleme, karakol, su üstü harbi, mayın karşı tedbirleri görevlerini otonom olarak yerine getirebilecek.VİDEO İZLE

Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, CNN Türk canlı yayınında yerli silahlı insansız deniz aracı (SİDA) Marlin’in NATO tatbikatında yer aldığını söyledi.

NATO’nun Portekizce resmi hesabından yapılan paylaşımda da insansız deniz araçlarının; filoların korunmasındaki önemine vurgu yapılarak, gelecekte çok daha önemli bir rolü olacağı yazıldı.

Marlin’in birçok opsiyona sahip olduğuna dikkat çeken Demir, üzerine füzeler yerleştirilebildiği gibi elektronik harp sistemlerinin de entegre edilebildiğini söyledi. 

Marlin’in üzerinde bulunan elektronik harp sistemi, dünyada bir ilk olma özelliğini taşıyor. Bu haliyle Marlin, üzerinde elektronik harp sistemleri taşıyan dünya üzerindeki ilk insansız su üstü platformu.

Türk savunma sanayisi bünyesinde geliştirilen CANiK M2F, ilk defa TEKNOFEST KARADENİZ’de sergileniyor.

Savunma Sanayii Başkanlığı ile imzalanan “Platform Makineli Tüfeği Projesi” kapsamında yerli ve milli imkanlarla geliştirilen CANiK M2 QCB ağır makineli tüfeğin gelişmiş modeli olan CANiK M2F dakikada 950 atım hızına sahip.

Silahla ilgili bilgi veren Samsun Yurt Savunma Kurumsal İletişim ve İş Geliştirme Müdürü Gençay Gençer, atım hızı dakikada 450 ila 600 olan bir önceki versiyonun yeterli olmadığı için CANiK M2F’yi geliştirdiklerini söyledi.

Gençer, “Kalibre olarak aynı mühimmatı kullanabilmekte fakat dakikadaki hızı 600 yerine 950’dir. İstersek bu hızı 950 ila 1100 arası ayarlayabilmekteyiz. Bu yüksek hızı sayesinde başta hava araçları ya da hava araçlarının karşılığı olarak etkin şekilde kullanılmaktadır” dedi.

Yeni bir konsept kullandıklarını dile getiren Gençer, “Yeni konseptte iki M2F’yi yan yana bağlamış bulunuyoruz. Bu haliyle isterseniz kara araçlarına bağlayabilirsiniz, isterseniz deniz araçlarına ektin şekilde bağlayarak atış üstünlüğü sağlayabilirsiniz” diye konuştu.

Gençer şöyle devam etti:

“CANiK M2F ya da CANiK M2 QCB, her ikisinin de 2 bin metreye etkin menzili bulunmakta. Bu menzili yüksek teknoloji optik cihazlarla destekleyerek 6 bin metreye kadar artırabiliyorsunuz.”

MİLLİ GÖZCÜ TOGAN

Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, başkanlık bünyesinde faaliyet gösteren Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş. (STM) tarafından milli imkanlarla geliştirilen, mini gözcü İHA sistemi TOGAN’ın ilk teslimatlarının yapıldığını açıkladı.

Savunma Sanayii Başkanı Demir, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Milli mühendislik çözümlerimizi güvenlik güçlerimizin hizmetine sunmaya devam ediyoruz. Keşif, gözetleme ve istihbarat amaçlı geliştirdiğimiz döner kanatlı milli gözcü İHA’mız TOGAN’ın ilk teslimatlarını gerçekleştirdik. Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

‘TOGAN GÖRÜLMEYENİ GÖRECEK’

STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz de, yaptığı yazılı açıklamada, “STM olarak Türkiye’de öncüsü olduğumuz taktik mini İHA sistemleri alanında, önemli bir teslimat daha gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. Milli gözcü İHA’mız TOGAN, sahip olduğu özellikleri ile görülmeyeni görecek, takip edilemeyeni takip edecek. Gece ve gündüz etkin operasyon ve fiziki hedef takibi kabiliyetine sahip TOGAN, STM’nin diğer İHA’ları ile de müşterek operasyon gerçekleştirebiliyor. Taktik mini İHA’larımızın, GPS olmayan sahalarda görev yapabilmesi ve düşman elektronik harp tehdidinden etkilenmeksizin görev icrasını sağlayacak kabiliyetlerimizle de platformlarımızı güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Mehmetçiğimizin sahadaki gücüne güç katacak TOGAN, ülkemize ve güvenlik güçlerimize hayırlı olsun” dedi.

TOGAN İLE GECE-GÜNDÜZ ETKİN OPERASYON

Taktik seviye keşif, gözetleme ve istihbarat görevlerinde kullanmak üzere tasarlanan TOGAN, özgün uçuş kontrol sistemi ve görev planlama yazılımına sahip. Otonom şekilde havada görev değişimi/devri yapabilen TOGAN, operatörlere kesintisiz ve uzun süreli gözetleme kabiliyeti sunuyor. Tek bir TOGAN platformu, 10 kilometre menzilde 45 dakika boyunca görev yapabiliyor.

TOGAN, 30x optik zoom seviyeli gündüz ve kızılötesi görüntü sistemleri ile gece ve gündüz efektif operasyon imkanı sunuyor. Platform, özgün otopilot ve bilgisayarlı görü yazılımları sayesinde otonom olarak hareketli hedef takibi gerçekleştirebiliyor. Gelişmiş bilgisayarlı görü algoritmaları sayesinde hedef tespit, tanıma, teşhis ve teknik analiz yapabilen TOGAN, görüntü kıymetlendirme çalışmalarında kullanıcıya kolaylık sağlıyor. Görev değişimi özelliğiyle bir TOGAN’ın bataryası belli seviyenin altına geldiğinde, diğeri otomatik olarak görevi devralabiliyor ve bu sayede kullanıcıya kesintisiz kullanım sağlıyor. 

YERLİ ÜRETİM PMT 12.7 MM MAKİNELİ TÜFEK SERİ ÜRETİME GEÇTİ

Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) tarafından başlatılan “Platformlar İçin 12.7 mm Makineli Tüfek (PMT 12.7) Projesi” çerçevesinde kara, hava ve deniz platformlarında kullanılan ve yurt dışından tedarik edilen 12.7×99 mm makineli tüfek artık yerli ve milli imkanlarla üretiliyor.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından başlatılan ve Samsun Yurt Savunma (SYS) tarafından yürütülen Platformlar İçin 12.7 mm Makineli Tüfek Projesi’nde kalifikasyon süreci tamamlanarak, seri üretime geçildi. Kalifikasyon testleri bir aydan uzun süren yoğun çalışmalar neticesinde tamamlandı. CANİK M2 QCB tüfeği, yaklaşık 1 milyon adet atış yapılan kalifikasyon sürecinde yüksek basınç, hızlandırılmış yağmur, tuz sisi, düşük ve yüksek sıcaklık, buzlanma, kimyasal etkileşim gibi birçok testten başarıyla geçti.

YERLİ HAVA SAVUNMA SİSTEMİ ‘SUNGUR’ GÖREVE HAZIR

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, insansız hava aracı (İHA), jetler ve helikopterlere karşı etkili olan SUNGUR Silah Sistemi’nin ilk kafilesini Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) teslim ettiklerini bildirdi.

Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, portatif hava savunma füze sistemi SUNGUR’un, platformlardan sonra tek er tarafından omuzdan atılan versiyonuyla da Mehmetçiğin hizmetinde olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir şunları kaydetti, “İHA’lar, jetler ve helikopterlere karşı etkili olan SUNGUR Silah Sistemi’nin ilk kafilesini TSK’ya teslim ettik. Hayırlı olsun. SUNGUR Silah Sistemi, muadillerine göre daha uzun menzili ve düşman unsurlara gözün görme mesafesinden daha uzak mesafeden kilitlenme imkanı sunan, aldatmaya yönelik karşı tedbirlere dayanıklı Görüntüleyici Kızılötesi Arayıcı Başlığı ile öne çıkıyor.”

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Mini/Mikro İHA’ların imhası için ASELSAN’ın geliştirdiği ŞAHİN 40 mm Fiziksel İmha Sistemi’nin ilk kez envantere girdiğini belirtti.

ŞAHİN 40 MİLİMETRE FİZİKSEL İMHA SİSTEMİ

Geliştirme sürecinde etkisiz hale getirdiği ikisi döner kanat, biri sabit kanatlı üç tipteki mini ve mikro İHA’nın sembolleri silah kulesinin üzerine işlendi. Benzer uygulamanın örnekleri düşman uçağını düşüren avcı uçaklarına, o ülkenin bayrağının işlenmesi şeklinde gerçekleştiriliyor.

40 milimetre bomba atardan gönderilen yüksek hızlı akıllı mühimmatla hedeflerini etkisiz hale getiren Şahin, bir römork üzerine entegre edildi.

Milli hava-hava füzesi Gökdoğan’ın radar arayıcı başlıklı test atışı yapıldı. Böylece bu yıl Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edilmesi planlanan füze için önemli bir aşama daha tamamlanmış oldu.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir de Gökdoğan füzesine ilişkin Twitter hesabından paylaşımda bulundu.

Demir, TÜBİTAK Sage tarafından yürütülen projeye ilişkin şunları kaydetti: “Gökdoğan görülmeyeni de vuracak! Göktuğ projemiz kapsamında testleri süren milli hava-hava füzelerimizden Gökdoğan Görüş Ötesi Füzemiz, radar arayıcı başlıkla atışını gerçekleştirdi ve önemli bir aşama daha tamamlandı. Gökdoğan ve Bozdoğan füzelerimizi bu yıl Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edeceğiz. Milletimize verdiğimiz bu bayram hediyesi için emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.”

GÖKDOĞAN’IN TEST ATIŞI

Milli Savunma Bakanlığı, milli güdümlü mermi Atmaca’nın ilk kez mobil güdümlü mermi sistemiyle karadan denizdeki bir hedefe yapılan test atışının başarıyla yerine getirildiğini bildirdi.

Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, satıhtan satha milli güdümlü mermi Atmaca’nın ilk kez mobil güdümlü mermi sistemiyle karadan denizdeki bir hedefe ateşlendiği belirtildi.

Karadeniz’de bugün gerçekleştirilen test atışının başarıyla icra edildiğinin bildirildiği paylaşımda, atışa ilişkin görüntüye de yer verildi.

Demir, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, milli denizaltı projesinde gelinen aşamaya ilişkin bilgi verdi.

STM500 denizaltısının ileri ve modern savaş sistemleriyle yapılacağını vurgulayan Demir, şunları kaydetti:

“Milli denizaltı serüvenimizde tarihi adım. Türk mühendisleri tarafından tamamen milli imkanlarla tasarlanan STM500 denizaltısının üretim faaliyetine mukavim tekne test üretimiyle başlıyoruz. STM500 hem açık deniz hem de sığ sularda görev yapabilecek şekilde tasarlandı. Keşif gözetleme, özel kuvvetler harekatı, denizaltı harbi gibi taktik ihtiyaçlara cevap verecek donanımları bünyesinde barındıracak STM500, ileri ve modern savaş sistemleriyle donatılacak.”

Savunma Sanayii Başkanlığından (SSB) yapılan açıklamaya göre, Başkanlık, sayılı ülkenin üzerinde çalıştığı Sürü İDA projesinde yeni bir aşamaya geçti.
 
SSB tarafından başlatılan ve ASELSAN ile alt yüklenicisi KOBİ’lerce yürütülen İDA projesinde de çalışmalar sürüyor. ALBATROS-S Sürü İDA’dan sonra “ailenin yeni ve daha büyük üyesi” MİR İDA ASELSAN-Sefine Tersanesi iş birliğinde geliştirildi. İki İDA ilk kez birlikte görev yaptı.

Açıklamada, görüşlerine yer verilen Demir, projeyle insansız deniz araçlarının sürü halinde farklı formasyonlar ve görevlerle kullanılmasını hedeflediklerini belirterek, bu kapsamda Sürü İDA’lara yeni yetenekler kazandırmaya devam ettiklerini bildirdi.

ROKETSAN, kara, deniz ve hava platformlarından atılabilecek, 150 kilometrenin üzerinde menzile sahip yeni nesil seyir füzesi Çakır’ı geliştirdiğini açıkladı.

ROKETSAN tesislerinde, ‘Çakır’ın tanıtımı için düzenlenen basın toplantısına, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ve ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci katıldı. 

Toplantıda verilen bilgilere göre, deniz, kara ve hava platformlarından atılabilen seyir füzesi ‘Çakır’, son teknoloji özellikleri ve etkili harp başlığı ile yüksek hasar gücüne sahip.

İnsansız hava ve deniz araçları, taktik tekerlekli kara araçları ve su üstü platformlardan atılabilen yeni seyir füzesi ‘Çakır’ın 150 kilometrenin üzerinde menzili bulunuyor.

‘Çakır’ın hedefleri arasında su üstü, kıyıya yakın kara ve su üstü, stratejik kara hedeflerinin yanı sıra alan hedefleri ve mağaralar bulunuyor. Kale Arge tarafından geliştirilen yerli ve milli KTJ-1750 turbo-jet motora sahip ‘Çakır’, tasarımının getirdiği çeviklik sayesinde, görev planlama sırasında tanımlanan 3 boyutlu dönüş noktalarını içeren görevleri kolaylıkla gerçekleştiriyor.

ROKETSAN’ın öz kaynakları ile başlatılan yerli ve milli seyir füzesi ‘Çakır’ın tasarım çalışmaları devam ederken ilk test atışı yıl içinde ‘Akıncı’dan yapılacak, platform entegrasyonu ise 2023’te hedefleniyor.

Edirne’nin Enez Kaymakamlığı, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı video paylaşımı ile tamamen yerli ve milli imkanlarla üretilen KB-5 kontrol tipi botun Enez Sahil Güvenlik Bot Komutanlığı’nın envanterine girdiğini duyurdu.

Enez’de hizmet vermeye başlayan KB-5, Sahil Güvenlik Komutanlığı envanterine giren beşinci bot oldu. Antalya’daki Ares Tersanesi’nde Yeni Tip Kontrol Bot Projesi kapsamında üretilen Kontrol Bot-5, 27 Ocak’ta Sahil Güvenlik Enez Karakol Komutanlığı’nda hizmete girdi.

12 metre boyundaki KB-5, 35 deniz mili maksimum sürate ulaşabiliyor. İktisadi sürati 24 deniz mili olan botun radar, elektronik harita, termal kamera ve 450 beygir güç üreten iki motoru bulunuyor. Hamilton su jeti sistemi ve kurtarma platformuna sahip, 3 mürettebat ve 14 kazazede taşıma kapasiteli olan KB-5, ortalama 200 deniz mili seyir sığası ile zorlu deniz şartlarında görev icra edebilecek özelliklere sahip.

ASELSAN, hava ve kara savunması görevleri için geliştirdiği Göker 35 milimetre Çok Maksatlı Silah Sistemi’ni göreve hazır hale getirdi.

ASELSAN, bir süredir üzerinde çalıştığı Göker ile atış testleri gerçekleştirdi. ASELSAN öz kaynaklarıyla yürütülen Göker 35 milimetre Çok Maksatlı Silah Sistemi’nin işletme testleri ve kabiliyet gösterim atışları, Milli Savunma Bakanlığı Karapınar Atış Alanı’nda tamamlandı.

Mini/mikro insansız hava aracı (İHA) sınıfında yer alan oldukça küçük ve zorlu hedefleri beklenenin çok üzerinde menzillerde imha etmeyi başaran sistem, aynı zamanda kara hedeflerine karşı da oldukça uzun menzillere kadar etkin olduğunu kanıtladı. Yapılan testler sistemin göreve hazır olduğunu ortaya koydu.

Göker Sistemi, sabit tesis ve sınır bölgelerinde konuşlanmak üzere, güncel çok alçak irtifa hava ve kara savunma ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlandı.

Sistem, “ATOM 35 milimetre Parçacıklı Mühimmat”ın güç çarpanı olarak kullanımıyla mini/mikro İHA, maket uçak, helikopter gibi hava hedeflerine karşı 4 kilometrenin üzerinde menzilde etkinlik sağlayacak. Kara hedeflerine karşı ise 5 kilometrenin üzerinde menzilde caydırıcılık sağlayacak sistem, geniş yükseliş ekseni kapsamasıyla özellikle dağlık alanlarda düşük alçalış açılarına atış imkanı verecek. Sistem, bu sayede hem kara hem de hava hedeflerine karşı yüksek başarımla sahada kullanım alanı sunacak.

Türk savunma sanayisi tarafından geliştirilen yüksek irtifa uzun menzilli hava savunma füzesi Siper’in atış testi başarıyla yapıldı.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Uzun menzilli ve çok katmanlı milli hava savunma sistemimiz Siper’in geliştirme çalışmalarında bir aşamayı daha başarıyla tamamladık. 2023 yılında envantere almayı planladığımız Siper ile Gökvatanımıza karşı bütün tehditleri en güçlü şekilde bertaraf edeceğiz” ifadelerini kullandı.

ATIŞ TESTİNİN GÖRÜNTÜLERİ

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), Milli Muharip Uçak’ın (MMU) ilk parçasını üretti. TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil, Twitter hesabından MMU’ya ilişkin paylaşımda bulundu.

Kotil, paylaşımında, “Milli Muharip Uçağımızın ilk parça üretimini gerçekleştirdik. Ülkemizin beka projesi için attığımız her adım bizim için çok anlamlı, çok kıymetli. Heyecanla, gayretle çalışarak aynı yolda yürüdüğümüz tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” ifadelerine yer verdi.

Ön orta gövdede yer alacak parçanın, aviyonik bölme (elektronik sistem) ile silah bölmesini ayıran ana taşıyıcı elemanlardan olduğu belirtildi.

Alınan bilgiye göre, MMU’da yaklaşık 20 bin parça bulunuyor ve bunların üretiminin 2022 sonuna kadar tamamlanması planlanıyor. 
MMU’nun ilk uçuşunu 2026’da yapması hedefleniyor.

MMU’nun 18 Mart 2023’te hangardan çıkması hedefleniyor. Böylece aviyoniklerin, kontrol ve hidrolik sistemlerin yer aldığı prototipin ilk kez motor çalıştırmasıyla uçağın yer testleri başlayacak.

MMU’nun ilk uçuşunu 2026’da yapması hedefleniyor.

Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, TUSAŞ tarafından üretilen Aksungur SİHA’nın ilk teslimatının Deniz Kuvvetleri Komutanlığına yapıldığını bildirdi.

AKSUNGUR SİHA, 30 KİLOMETREDEN HEDEFİ VURDU

Saldırı amaçlı drone ve insansız hava araçlarının (İHA) etkisiz hale getirecek Fedai’nin ilk uçuşu yakın zamanda gerçekleştirilecek. Bu ay içinde de gerçek dronlara karşı bir gösterimin yapılması hedefleniyor.

Fedai’nin, kamikaze İHA/drone saldırılarını durdurmak amacıyla geliştirilen bir koruma sistemi olduğu ama ihtiyaç doğrultusunda ilerleyen dönemde aracının kendisinin de saldırı amacıyla kullanılabileceği belirtildi.

DRONE’LAR KÜÇÜK AMA ETKİLİ

Transvaro İcra Kurulu Üyesi Güray Ali Canlı, İHA’ların küçük ama etkili silahları olduğunu aktardı. Canlı planlı hamlelerle çok büyük hasar verebilecek saldırılar yapılabileceğini söyledi. Canlı geçen sene Suudi Arabistan’ın petrol rafinerilerine yapılan saldırıları örnek gösterdi. 

Harp başlığındaki 10 bin parçacıkla tehdidi avlayacak

Troy Teknoloji Savunma Müdürü Sait Ersoy Bereketlioğlu ise Fedai’nin harp başlığına ilişkin bilgiler verdi.

Buna göre, Fedai’nin harp başlığında yaklaşık 10 bin parçacık yer alıyor. 1 kilogram termobarik etkili PBX patlayıcı kullanılan harp başlığının toplam ağırlığı ise 2,5 kilogramı buluyor.

Fedai’nin etkili menzil yarı çapı 25 metre olarak öngörülürken, bu durum sahada test edildi. Kullanılan patlayıcı anti-materyal ve termobarik etkinlik sağlıyor. Bu nedenle hedef Fedai’den çıkan parçacıklardan kurtulsa bile basınç etkisiyle etkisiz hale getirilecek. Fedai’de kullanılan patlayıcı da proje için yerli ve milli olarak geliştirilip üretildi.

Yüksek hareket kabiliyetine sahip ve uzaktan kumandalı İnsansız Kara Araçları’nın (İKA), Kara Kuvvetleri Komutanlığı birliklerinde kullanılmaya başlandığı duyuruldu.

Milli Savunma Bakanlığının Twitter hesabından yapılan paylaşıma göre, muharebede, her türlü harekatta girilemeyen, gözetlenemeyen ve müdahale edilemeyen bölgelere emniyetli şekilde girilebilmesi, gözetlenebilmesi ve müdahale edilebilmesini sağlayan İKA’lar birliklere sevk edildi.

Sistemle personel kaybının azaltılması, tehlikeli bölgelerde keşif ve gözetleme yapılması, düşman ateşi altındaki riskli görevlerin daha kolay yürütülmesi hedefleniyor.

Sulardan geçebilen, yüksek hareket kabiliyetine sahip, uzaktan kumandalı İKA’lar, keşif ve gözetleme yapabilmenin yanı sıra yüksek engel aşma ve merdiven tırmanma özelliklerini taşıyor.

Türk savunma sanayisinin zırhlı kara aracı üreticilerinden BMC8×8 sınıfındaki yeni zırhlı muharebe aracı ve personel taşıyıcı Altuğ‘u göreve hazırlıyor.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Türk Silahlı Kuvvetlerinin son yıllardaki saha tecrübelerine uygun olarak ileri teknolojiyle geliştirilen Altuğ 8×8 Zırhlı Muharebe Aracı’nın asimetrik savaş ortamlarında büyük avantaj sağlaması hedefleniyor. Altuğ 8×8 Zırhlı Muharebe Aracı (35 milimetre silah kuleli) ve Zırhlı Personel Taşıyıcı (12,7 milimetre silah kuleli) kendi sınıfında konvansiyonel ve asimetrik muharebe sahasının tüm ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde tasarlandı.

Araçlar en güncel kullanıcı gereksinimleri, görev konseptleri, tehditler, teknoloji ve trendler ile bu pazarda mevcut yerli ve yabancı araçların kabiliyetleri değerlendirilerek belirlenen her yönüyle üstün özellikleriyle ön plana çıkıyor.

Altuğ 8×8 serisi araçlarda yüzde 80’lere varan yüksek yerlilik oranı hedefleniyor. Araçların tüm versiyonlarda bulunan yerli ve milli aks donanımlarına ilave olarak 12,7 milimetre silah kuleli 8×8 ve 6×6 versiyonlarında yerli motor da kullanılacak şekilde çalışmalar sürdürülüyor

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Çorlu Hava Meydan Komutanlığı Akıncı Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde katıldığı, Bayraktar Akıncı Taarruzi İnsansız Hava Aracı (TİHA) Teslimat ve Mezuniyet Töreni öncesi TİHA’lar basın mensuplarına gösterildi.

Türk savunma sanayisinin güvenlik güçlerinin envanterine kazandırdığı insansız hava araçlarına Bayraktar AKINCI Taarruzi İnsansız Hava Aracı (TİHA) da ekleniyor.

Baykar tarafından yerli ve milli imkanlarla geliştirilen Bayraktar AKINCI, bugün düzenlenen törenle güvenlik güçlerinin kullanımına sunuldu.

İnsansız hava araçlarını yurt içinde ve dışında etkin şekilde kullanan güvenlik güçleri, AKINCI ile yeni operasyonel kabiliyetler kazanacak.

Bayraktar AKINCI’yı geliştirme sürecinde 3 prototip üretildi. AKINCI ilk uçuşunu 6 Aralık 2019’da gerçekleştirdi. Prototip araçların ardından ilk uçakların seri üretimine başlandı.

Test faaliyetleri, Çorlu Hava Meydan Komutanlığındaki Bayraktar AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde prototip araçlarla yürütüldü.

AKINCI, geliştirilme sürecinde önemli başarılara imza attı. Milli olarak geliştirilen bir hava aracıyla ulaşılan en yüksek irtifaya çıkan Bayraktar AKINCI, Türk havacılık tarihinin irtifa rekorunu kırdı. Gökyüzünde 38 bin 39 feet (11 bin 594 metre) yüksekliğe çıkan Bayraktar AKINCI, 25 saat 46 dakika havada kaldı. Bayraktar AKINCI, test ve eğitim uçuşlarında 1000’den fazla sorti yaptı.

Savaş uçaklarının yükünü azaltacak Bayraktar AKINCI TİHA ile hava bombardımanı da icra edilebilecek. Türkiye’de milli olarak geliştirilen hava-hava füzeleriyle donatılacak AKINCI TİHA, böylece hava hedeflerini de etkisiz hale getirebilecek.

Kendi sınıfında dünyanın en ileri teknolojik özelliklerine sahip Bayraktar AKINCI TİHA, yerli ve milli olarak üretilen MAM-L, MAM-C, MAM-T, Nüfuz Edici Bomba, Cirit, L-UMTAS, Bozok, MK-81, MK-82, MK-83, Kanatlı Güdüm Kiti (KGK)-MK-82, Gökdoğan, Bozdoğan, SOM-A, Hassas Güdüm Kiti (HGK), Lazer Güdüm Kiti (LGK) gibi mühimmat, füze, bomba ve güdüm kitleriyle donatılacak.

Tam Otomatik Uçuş Kontrol ve 3 Yedekli Otopilot Sistemi’yle yer sistemlerine bağımlı olmaksızın otomatik iniş kalkış yapabilen Bayraktar AKINCI TİHA, Çift Yedekli SATCOM ile haberleşme menzili bulunmaksızın uydu vasıtasıyla komuta edilebilecek.

Silah taşıyıcı araçlardan Pars 4×4’e 2 ülkeden talep geldi.

Savunma sanayisinde “içeride ürün satmadan, dışarıda satamazsınız” şeklinde bir yaklaşım olduğunu vurgulayan Kurt, FNSS olarak Pars 8×8 ve Pars 6×6 ile Türkiye’de hiçbir proje başlamadan Malezya ve Umman’da 1 milyar doları aşan ihracata ulaştıklarını belirtti.

Nail Kurt, “Tabi ürünün, TSK gibi repütasyon gücü çok yüksek bir ordu tarafından kullanılmasının büyük bir pazarlama etkisi var. Dolayısıyla bu araçlarda da bunun gerçekleşeceğine inanıyorum. Bir ihtiyaç çıktığında yurt dışında diğer rakiplerimize göre çok büyük avantajlarla gireceğiz. Nitekim şu anda 2 ülkede ciddi talep var özellikle Pars 4×4’e. O projeler gerçekleşmeye yakın olduğunda inşallah müjdeler vereceğiz. İki aracın ciddi ihracat başarılarına da imza atacağını düşünüyorum.” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, kara birlikleri için sıcak çatışmalarda en kritik zamanın ilk temas anı olduğunu söyledi. En fazla ateş etme ihtiyacının duyulduğu ilk temasta, standart olarak kullanılan 5,56×45 milimetre şarjörlerde bulunan 30 mermi yetersiz kaldığında en hızlı şekilde ikinci şarjörün takılmasının hayati önemde olduğunu belirten Demir, birçok özel birlikte şarjör değiştirme süresinin kısaltılmasına yönelik uzun süren eğitimler verildiğini bildirdi.

Demir, süreyi kısaltmak için diğer bir uygulamanın ise şarjörlerin birbirine tutturulması olduğunu ancak her iki durumda da zaman kaybının kaçınılmaz olduğunu dile getirdi. İsmail Demir, “Kahramanlarımızın ihtiyaçlarını en küçük ayrıntısına kadar karşılamak için çalışmalarımız sürüyor. Dünyada sadece 2 gelişmiş ülke ordusu için üretilen 60’lı yüksek kapasiteli şarjörü yerli ve milli imkanlarla üreterek güvenlik güçlerimizin kullanımına sunduk” dedi.

HEDEFE KESİNTİSİZ 60 MERMİ, SIFIR ZAMAN KAYBI

Yüksek kapasiteli şarjör, 60 adet 5,56×45 milimetre mühimmat kapasitesine sahip bulunuyor. Halen ayrı ayrı şarjörlerle kullanılabilen MPT-55, KCR-556, SIG-516, M4, M16 ve AR-15 gibi farklı silahların tamamıyla yüzde 100 uyumlu şekilde tasarlanan şarjörün bu özelliğiyle dünyada benzeri bulunmuyor.

60 merminin kesintisiz olarak hedefe gönderilmesine olanak veren şarjör, çatışma sırasında şarjör değiştirirken kaybedilen zamanı “sıfır”a indiriyor. Personelin taşıdığı şarjör sayısı azaltılarak rahat ve konforlu hareket etmesi sağlanıyor.

Şarjör, yüksek mukavemetli kompozit malzeme sayesinde girdiği tüm askeri çevresel koşul testlerini başarıyla geçti.

Kenarında bulunan pencereler sayesinde şarjörde kalan mermi miktarı her zaman kontrol edilebiliyor. Şarjör, 60 adet mermi dahil toplam 1 kilogram ağırlığında bulunuyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin envanterindeki zırhlı muharebe araçlarına yakın zamanda Özel Operasyonlar Aracı eklenecek.

FNSS ile Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) arasında imzalanan 6×6 Mayına Karşı Korumalı Araç (MKKA) Tedariki Projesi kapsamında geliştirilen Pars IV 6×6 Özel Operasyonlar Aracı, özel operasyonlara yönelik ateş kabiliyeti, el yapımı patlayıcıya (EYP) karşı etkin koruması, yüksek mayın ve balistik koruma içeren beka altyapısı, yeni teknoloji ürünü görev donanımları ile tasarlandı.

Milli imkanlarla FNSS tarafından tasarlanıp geliştirilen araç, özgün modüler bir zırh yapısına sahip. Entegre EYP kiti ve kullanıcı tarafından kolayca sökülüp takılabilen RPG ağı, aracın pasif koruma unsurlarını tamamlıyor.

2019 yılında başlayan MKKA Projesi’nde, aracın mayın, EYP ve balistik testlerinin tamamı kullanıcıyla birlikte, FNSS tesislerinde, Türk Silahlı Kuvvetleri tatbikat sahaları ve uluslararası akredite test merkezlerinde gerçekleştirildi. Araç, beka standartlarında tanımlanan yüksek seviye mayın tehditlerinin yanı sıra EYP ve tüm yönlerden gelecek balistik tehditlere karşı test edildi.

Süpersonik seslere duyarlı ve silah kuleleriyle entegre akustik uyarı sistemi, aktif karıştırma/köreltme sistemi, 360 derece çift kullanıcılı sis havanları ve KBRN (kimyasal, biyolojik, radyolojik, nükleer) sistemi de aktif koruma unsurları olarak araç üzerinde yer alıyor.

3 AYRI SİLAH, 2 KAT ATEŞ GÜCÜ

Özel operasyonların taktik ihtiyaçları doğrultusunda, konseptiyle birlikte özgün olarak oluşturulan Pars IV 6×6 Özel Operasyonlar Aracı’nda yine FNSS tarafından geliştirilen 2 adet bağımsız Sancak Uzaktan Komutalı Silah Sistemi yer alıyor. İhtiyaç halinde kullanıcı tarafından silahı kolayca değiştirilebilen kulelerde, 3 ayrı silah tipi (7,62 mm, 12,7 mm makineli tüfek ile 40 mm otomatik bomba atar) kullanılabiliyor. Araç, çepeçevre etrafından veya yüksek noktalardan, eş zamanlı olarak farklı yönlerde belirecek tehditlere karşı gözetleme ve 2 kat etkili ateş gücü imkanı sağlıyor.

Araçların görev donanımı, tek araç seviyesinde ve birlik bütünlüğü içinde, ast-üst unsurlar arasında eş zamanlı, emniyetli ve kesintisiz iletişim, yüksek durumsal farkındalık, etkin komuta kontrol yeteneği içerecek şekilde yüksek teknoloji sistemler içeriyor.

Güçlü motoru, 7 ileri, 2 geri vitesli transmisyonu ile sınıfının en güçlü ve atak güç grubuna sahip araç, aynı zamanda yükseklik ayarlı bağımsız süspansiyonu ile farklı arazi ve yol koşullarında en iyi yol tutuşunu sağlıyor. Tüm tekerlerden tahrikli sürüş ve ön-arka akstan dönüş sistemine sahip Pars IV 6×6, sınıfındaki en düşük dönüş çapı ile meskun mahalde yüksek manevra yeteneğini içinde barındırıyor.

Envantere girmeden önce tamamlanması gereken zorlu testlerin ardından projede son aşamaya gelinecek ve Pars IV 6×6 Özel Operasyonlar Aracı Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edilecek. 

Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeni aracı, çok sayıda uluslararası katılımcının da yer alacağı IDEF 2021’de ilk kez sergilenecek.

Cumhurbaşkanlığı Savuma Sanayii Başkanı İsmail Demir, insansız sistemler alanında sayılı ülkenin üzerinde çalıştığı bir kabiliyeti daha yerli-milli olarak geliştirdiklerini söyledi.

Demir, “İnsansız deniz araçlarına sürü yeteneğinin kazandırılması, otonomi ve çeşitli görevlerin icrasını hedeflediğimiz Sürü İDA Projemizde ilk aşamayı tamamladık. Devamı gelecek.” dedi.

Demir’in verdiği bilgilere göre, Başkanlık ile ASELSAN arasında imzalanan sözleşmeyle başlanan Sürü İnsansız Deniz Aracı’na (İDA) yönelik proje kapsamında sürü mimarisinin oluşturulması, farklı formasyonların ve görevlerin denenmesi hedeflendi.

Proje için ASELSAN’ın Albatros insansız deniz aracı ailesine gelişmiş özellikleriyle Albatros-S katıldı.

Homojen ve heterojen dağıtık mimaride sürü oluşturulmasına imkan veren projede ASELSAN ve alt yüklenicileri tarafından yeni nesil yüksek manevra, denizcilik ve duruş kabiliyetli Albatros-S İDA geliştirildi. Proje kapsamında deniz ortamı için taktik örgüsel haberleşme yeteneği de oluşturuldu. Projede ilk aşama çalışmaları tamamlanırken farklı görev ve formasyonların deneneceği ikinci aşama faaliyetleri devam ediyor.

Yaklaşık 7 metre boyundaki İDA, 40 knot üstünde hıza, 200 deniz mili üzerinde seyir menziline ve önemli miktarda faydalı yük kapasitesine sahip bulunuyor.

Sürü İDA, yerli ve milli özgün haberleşme sistemi, kontrol sistemi, çoklu haberleşme sistem mimarisi, GNSS ve haberleşme olmayan ortamda göreve devam edebilme gibi kabiliyetlerle çeşitli zorluk ve engellemelere karşı güvenle görevini sürdürebilecek.

İDA’lar, sürü halinde otonom seyir, otonom formasyon değişimi, engelli ortamda otonom seyir ve otonom görev icrası gibi özellikleriyle Mavi Vatan’ın korunması ve kıyı emniyetinde önemli operasyonel kabiliyetler sunacak.

Türk savunma sanayisi tarafından geliştirilen platformlarda yer alacak makineli tüfekjandarmanın kullanımına sunuldu.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Twitter’dan yaptığı paylaşımda, “Bir silah sisteminde daha dışa bağımlılığı bitiriyor, yerli ve milli üretimle güvenlik güçlerimizin kullanımına sunuyoruz. Platformlar için 7,62 mm Makineli Tüfek PMT 7,62’nin ilk teslimatlarını Jandarma Genel Komutanlığına gerçekleştirdik. Hayırlı olsun, durmak yok, yola devam” ifadelerine yer verdi.

ALPAGU HEDEFİ TAM İSABETLE VURDU

Sabit kanatlı akıllı vurucu İHA sistemi ALPAGU’nun mühimmatlı atış testleri Aksaray’da gerçekleşti. Belirlenen hedefi tam isabetle vuran ALPAGU atış testinden başarıyla geçti.

10 dakika boyunca havada kalan akıllı vurucu İHA sistemi görüntü takip yazılımı vasıtasıyla hedef tespitini yaptı.

Ardından büyük bir hızla hedefe yönelerek taşıdığı mühimmat ile hedefi imha etti.

Yaklaşık 2 kilogram ağırlığındaki akıllı vurucu iha sistemi 10 kilometre menzile sahip.

10 dakika havada kalabilen ALPAGU 400 feet yüksekliğe kadar çıkabiliyor.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Twitter hesabından konuya ilişkin, şu paylaşımda bulundu:

“Kendisi hafif etkisi ağır Alpagu’dan tam isabet. STM’nin milli mühendislik kabiliyetiyle geliştirdiği tek er tarafından gece-gündüz etkin operasyon yapabilen Sabit Kanatlı Akıllı Vurucu İHA Sistemi Alpagu mühimmatlı test atışını başarıyla gerçekleştirdi. Durmak yok yola devam.”

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından “Havacılık Sanayiinde Yerlilik Vizyonu ve Türkiye’nin Milli Projeleri” başlığıyla düzenlenen “SUBÜ Konuşmaları”na video konferansla katıldı.

SUBÜ Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Çay, moderatörlüğünde gerçekleşen etkinlikte konuşan Kotil, hedeflere ulaşmak için çok çalışmanın önemine değindi.

Kariyerindeki gelişmelerden bahseden Kotil, TUSAŞ’ın kuruluş amacını ve faaliyet alanlarını anlattı.

TUSAŞ bünyesinde yaklaşık 4 bin mühendisin çalıştığını söyleyen Kotil, 2028 itibarıyla bu sayının 10 bine çıkacağını, bunların çoğunun genç mühendislerden oluşacağını aktararak, “Bize gelecek arkadaşlardan tek istediğimiz, süper İngilizce’ye sahip olmaları. Kullandığımız tüm dokümanlar İngilizce. Önümüzdeki yıl son sınıf öğrencilerini okullarını bitirmeden işe alacağız.” dedi.

Robotik ve otonom teknolojiler alanında 2019 yılından bu yana Ar-Ge çalışmaları yürüten HAVELSAN, kara araçları kullanım senaryosu üzerinden geliştirilen sürüş kiti ile başlayan süreçte “askeri ve sivil amaçlı kara, hava, deniz ve uzay araçlarında otonomi” hedefliyor.

HAVELSAN Genel Müdür Yardımcısı Muhittin Solmaz,  insansız sistemlere yönelik çalışmalarının yaklaşık 1,5-2 yıl öncesine uzandığını söyledi.

Robotik otonom sistemler başlığı altında insansız hava ve kara araçlarına yönelik çalışmalara başladıklarını anlatan Solmaz, çalışmalar kapsamında orta sınıf birinci seviye insansız kara araçlarında ciddi mesafe katettiklerini belirtti. Solmaz, insansız hava araçlarında da bulut altı kategorisinde çalışmalarının devam ettiğini dile getirdi.

Polonya Savunma Bakanı Mariusz Blaszczak, Türkiye’den insansız hava araçları satın alacaklarını açıkladı.

Polonya resmi haber ajansının (PAP) haberine göre, Bakan Blaszczak, ülkesinin Türkiye’den 24 adet Bayraktar (TB2) tipi insansız hava aracı (SİHA) alacağını söyledi.

Blaszczak, “Bu, gerçek bir silah. Avrupa’nın doğusunda, savaşlarda kendini kanıtladı. Aynı şekilde Orta Doğu’da kullanıldı.” ifadelerini kullandı.

İnsansız hava aracının satışına ilişkin anlaşmanın, gelecek hafta Polonya Devlet Başkanı Andrzej Duda’nın Türkiye’ye yapacağı ziyaret sırasında imzalanması bekleniyor.

Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyesi Polonya, Türkiye’den ilk defa insansız hava aracı satın almış olacak.

ROKETSAN ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu tarafından geliştirilen 107 milimetre Çok Namlulu Roketatar (ÇNRA) Sistemi, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) için hazır hale getirildi.

TEST ATIŞININ GÖRÜNTÜLERİ

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Twitter’dan yaptığı paylaşımda, Türk savunma sanayisinin kabiliyetlerini birleştirerek Mehmetçik’e sahada hızlı çözümler sunduğunu bildirdi.

Demir, “BMC üretimi Vuran aracına entegre edilen 107 milimetre ÇNRA test atışında hedefi başarıyla vurdu. Tek sette 12 roket ateşleyen ÇNRA’lı Vuran TSK’nın emrinde.” ifadelerini kullandı.

İsmail Demir, paylaşımında, sistemi geliştiren ROKETSAN ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumunu da etiketledi.

ARES Tersanesi ve Meteksan Savunma tarafından yaklaşık üç yıl önce başlatılan araştırma-geliştirme çalışmaları sonunda Antalya’da üretimine başlanan Türkiye’nin ilk silahlı insansız deniz aracının prototip üretimi tamamlandı. Denize indirilerek mavi sularda tecrübe seyirlerine başlayan SİDA, AA ekibi tarafından görüntülendi.

Yerli ve milli savunma sanayi açısından “heyecan verici” olarak nitelenen SİDA, üstün yetenekleriyle dikkati çekiyor. Türkiye’nin deniz gücüne büyük katkı sağlaması planlanan SİDA, 400 kilometre seyir menzili, saatte 65 kilometre sürati, milli kriptolu haberleşme altyapısı, gündüz ve gece görüş kabiliyetine sahip.

Gelişmiş kompozit malzemeden üretilen SİDA, keşif, gözetleme ve istihbarat, su üstü harbi, asimetrik harp, silahlı eskort ve kuvvet koruma, stratejik tesis güvenliği gibi görevlerin icrasında karadan mobil araçlarla ve karargah komuta merkezinden veya yüzer platformlardan kullanılabilecek.

Araç, milli füze sistemleri üreticisi ROKETSAN’ın ürünleri 4’lü lazer güdümlü füze Cirit podu ve 2’li Lazer Güdümlü Uzun Menzilli Tanksavar Füze Sistemi (L-UMTAS) lançeri ile de donatıldı.

Testlerden başarıyla geçti

ARES Tersanesi Genel Müdürü Utku Alanç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl üretim faaliyetlerine başladıklarını, prototipi tamamlayarak denize indirdiklerini ve yoğun test faaliyetlerine tabi tuttuklarını söyledi.

Uzaktan komutalı ya da otonom olarak hareket edebilen aracın test faaliyetlerini d

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ