Kelebek Magazin

Enerjide fiyat baskısı sürecek, Türkiye’nin hedefi tehlikede…

Enerji ithalatı rekor seviyeye çıkan Türkiye’nin cari fazla hedefi Rusya-Ukrayna savaşıyla tehlikeye girebilir Dünyanın ikinci büyük petrol …

Enerji ithalatı rekor seviyeye çıkan Türkiye’nin cari fazla hedefi Rusya-Ukrayna savaşıyla tehlikeye girebilir

Dünyanın ikinci büyük petrol üreticisi ve Avrupa’nın başlıca doğalgaz tedarikçisi Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş nedeniyle Türkiye’nin enerji faturası üzerindeki fiyat baskısının devamı bekleniyor; Bu durum Türkiye’nin cari fazla hedefini tehlikeye sokabilir.

Türkiye’nin ithalat faturası bir yıldır aralıksız yükselen enerji fiyatlarının da etkisiyle 8.8 milyar dolarla yeni rekora tırmanırken, Şubat ayından itibaren yapılan ithalat savaş etkisiyle daha da tırmanabilecek enerji maliyetlerini ekonomiye yansıtacak.

Petrol ve emtia fiyatlarındaki artış cari fazla hedefleyen ve %50’ye ulaşan enflasyon problemini ve kurda istikrarı kalıcı cari fazla yaratarak çözmeyi amaçlayan Türkiye ekonomisi için önemli bir risk unsuru.

Bugünkü dış ticaret verileri ve Refinitiv’de yer alan Şubat ayı enerji ticaret verileri yüksek enerji faturasının önümüzdeki aylarda da devam edeceğine işaret etmiş oldu.

Hükümet yeni ekonomi politikasıyla ihracat artışı ve turizm gelirleriyle cari fazla vermeyi hedefliyor olsa da, hem enerji maliyeti hem de bu maliyetin TCMB rezervlerinden karşılanan kısmı son aylarda rekor düzeyde arttı. İstikrarlı döviz kuru ve enflasyonda düşüş için hükümetin gerekli dediği “cari fazla” ise artan ithalat ve rezerv maliyeti nedeniyle her geçen gün daha da zora giriyor.

Türkiye’nin petrol, akaryakıt ve doğalgaz ağırlıklı enerji ithalatı Ocak ayında bir önceki yıl aynı döneme göre %236 artışla 8.8 milyar dolara çıkarak rekor kırdı.

Birkaç aydır kesintisiz yükselen enerji ithalatı Ocak’ta bir önceki aya kıyasla %23 artarken petrol-doğalgaz ithalat verileri ve sektör uzmanları ithalat faturasının önümüzdeki birkaç ay için yüksek seyretmeye devam edeceğine işaret ediyor.

Doğalgaz ve ham petrol tüketiminin neredeyse tamamını ithal eden Türkiye’nin enerji ithalat faturası, uluslararası fiyatlardaki yükselişe paralel olarak Eylül-Ocak döneminde her ay ortalama %20’nin üzerinde yükseldi.

Türkiye’nin enerji faturasının artmaya başladığı Eylül başından bu yana Brent ham petrolünün fiyatı %40 artışla 102 dolara çıktı. Aynı dönemde Türkiye’nin sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ithalatı için gösterge olan doğalgazın Avrupa spot (TTF) fiyatı ise %100’ün üzerinde artış kaydetti.

Reuters’ta geçen hafta yayımlanan bir analizde, ekonomistlerin hesaplamalarına göre Brent petrolünde 10 dolarlık bir artışın Türkiye’nin yıllık enerji ithalatına 4.5-6 milyar dolar yükseltici etki yaptığı belirtildi.

Büyük bölümü petrol ve doğalgaz olmak üzere geçen yıl yaklaşık 51 milyar dolar olan enerji faturası Türkiye’nin cari açığının en önemli kalemini oluşturuyor.

Öte yandan artan enerji maliyetlerine Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle turizm gelirlerinde azalma ihtimalinin de eklenmesi ekonomi politikasını etkileyecek bir başka konu. 6-7 milyar doları risk alında olan turizm gelirleri de cari fazla ve kuru istikrarı sağlamak isteyen hükümetin ekonomi programında kilit rol oynuyor.

PETROL VE LNG İTHALATI ŞUBAT’TA TEMPOYU KORUYABİLİR

EPDK tarafından yaklaşık iki ay gecikmeyle açıklanan aylık doğalgaz ve petrol ithalat rakamlarını %10’a yakın hata payıyla izleyen Refinitiv deniz nakliyat verileri, Türkiye’nin Şubat ayında gemiyle yaptığı LNG (doğalgaz) ithalatının Şubat ayında Ocak ayına kıyasla ancak sınırlı gerilediğini gösterdi.

Refinitiv verilerine göre limanlarından Ocak ayında 2.7 bcm doğalgaz karşılığı LNG teslim alan Türkiye, 1-25 Şubat’ta 2.4 bcm eşdeğeri LNG ithal etti.

Yine Refinitiv verilerine göre Türkiye’nin ham petrol ithalatı da 1-25 Şubat’ta 2.2 milyon ton ile Ocak ayı seviyesiyle aynı düzeyde gerçekleşti.

Her ne kadar Türkiye’nin doğalgaz ithalatının dörtte üçünü oluşturan uzun vadeli kontratlarla alınan doğalgaz miktarı bilinmiyor olsa da, daha yüksek fiyatlarla spot piyasadan alınan LNG gazın miktarı ithalatın yüksek seyrini koruduğuna işaret etti.

ADG Anadolu Doğalgaz Danışmanlık’ın yönetici ortağı BOTAŞ eski genel müdürü Gökhan Yardım, “Geçen yıl sona eren (uzun vadeli) boru gazı kontratlarını tamamen çeviremediğimiz için açığımızı LNG ithalatı ile kompanse ettik. Bu nedenle ithalat bir süre daha bu hızda devam edebilir” dedi.

Azerbaycan ile geçen yıl süresi dolan ithalat sözleşmesi, yarıya yakın bir miktar ile yenilendi. Rusya ile süresi dolan kontrat miktarı artırılmış olsa da, bu tutar Azerbaycan’dan kaynaklanan düşüşü telafi edemedi. Buna ek olarak İran’dan doğalgaz akışının Ocak ayında kesilmesi üzerine Türkiye’nin azalan doğalgaz stokunun da tekrar doldurulması gerekiyor.

Yardım, her ne kadar ayrıntıları açıklanmamış olsa da Rusya ve Azerbaycan’dan yapılan boru gazı ithalatında Avrupa’nın geri kalanında olduğu gibi daha yüksek olan spot fiyatın ağırlığının arttığını varsaymak gerektiğini belirterek, “Bu durum ithalat fiyatlarımızı yukarı çıkarabilir… Fiyatlar açıklanmıyor olsa da spot fiyatlara dayanan ithalatımızın arttığı kanaatindeyim” dedi.

Türkiye geçen yıl kuraklık nedeniyle barajlarda azalan elektrik üretimini doğalgazdan telafi etti. Sektör kaynaklarına göre elektrik tüketiminde güçlü seyir sürdüğü için doğalgaz ithalatının da en azından bahar aylarına kadar mevcut yüksek seviyelerde devam etmesi gerekecek.

Elektrik dağıtım sektöründen adının açıklanmasını istemeyen bir kaynak, elektrik ve dolayısıyla doğalgaz talebinde Nisan ayına kadar yavaşlama öngörmediklerini ifade ederek, barajlarda üretilen elektrik artana kadar doğalgaz kaynaklı yüksek ulusal ithalat faturasının devam etmesini beklediklerini ifade etti.

Kaynak, “Elektrik talebi ekonomik büyümeyi ve sanayi üretimini, bunun yanında soğuk havaları yakından izliyor. Büyüme nispeten kuvvetli. Ülkenin batısında hava koşullarına dayalı elektrik tüketimi görece yüksek. Bu nedenle en azından Nisan ayında kadar güçlü elektrik talebi ve dolayısıyla doğalgaza olan talebin devam edeceğini öngörüyoruz” dedi.

BOTAŞ’IN TCMB REZERVLERİNE 3 AYLIK MALİYETİ $10 MLYR

TCMB Kasım Aralık 2021 ve Ocak 2022’de neredeyse tamamı BOTAŞ’a olmak üzere KİT’lere 9.7 milyar dolar döviz satışı gerçekleştirdi.

Tek başına Ocak ayında 4 milyar doları aşan döviz satışı sistemin kullanılmaya başladığından beri TCMB’nin de en yüksek aylık karşılamayı Ocak’ta yaptığını gösteriyor. Şubat verisi ise bir hafta içinde açıklanacak.

TCMB uzun yıllardır enerji ithalatçısı KİT’lerin döviz ihtiyacının gerekli gördüğü kısmını kendi rezervlerinden karşılıyor. Ancak son dönemde bu uygulama enerji ithalatçısı ifadesi kaldırılarak tüm KİT’lere genişletildi ve tutarlar da her ay yeni rekor seviyelere yükseliyor.

Bu sistem normalde piyasada oluşacak döviz talebinin piyasadaki arz-talepe yansımadan rezervlerden karşılanmasına olanak tanıyor. Ancak bu durum TCMB rezerv kaybını da beraberinde getiriyor.

Piyasalarda ilgili süreç dolar/TL’de Rusya dalgalanması hariç yılbaşından beri yaşanan yatay seyrin devamı açısından da yakından takip ediliyor. Bu kapsamda TCMB’nin swap hariç rezervleri takip ediliyor. Swap verilerinden arındırılmış olarak rezerv eksi 60 milyar dolardan eksi 44 milyar dolara gelse de belirgin negatif seyrini sürdürüyor.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ